Benim Gezi Parkı Eylemlerinin ilk gününü kabul etmemin sebeplerinden biri. Daha baştan söyledim iyi hesap etmek lazım. Haklı direnişi sabote edecek mihraklar çoktur. Bu ülkenin en az ABD kadar pis düşmanlarından biridir İran
Kızılay'daki eylemleri provoke eden İranlı bir kişi gözaltına alındı.
Gezi Parkı eylemlerini provoke etmek amacıyla bazı ülkelerden gelenlerin var olduğu bilgisi mevcuttu...
Bu bilgiyi doğrular yönde bir gelişme Ankara'dan geldi.
Kızılay Meydanı'ndaki eylemlere karışan ve göstericileri provoke ettiği belirlenen İranlı bir kişi gözaltına alındı...
Şahsın isminin Shayan Shamloo olduğu öğrenildi.
Ben sabretmeyi, müsamahalı olmayı öğrendim. İnşallah herkes öğrenecek.
Azılı liberal çevrelerin Ali Bayramoğlu, Cengiz Çandar, Ahmet İnsel, Mithat Sancar gibi temsilcileri, “çözüm süreci” konusunda daha da uç adımlar atmaya davet ederken, pohpohladıkları Başbakan Erdoğan’a son olaylarla ilgili ise etmedik hakaret bırakmadılar.
Bir diğer ortak özellikleri ise “PKK paravanı DPI’ın gizli toplantılarına katılmaları” olan bu isimlerdenCengiz Çandar, twitter hesabından Başbakan Erdoğan’ı “zalim” ilan etti.
Çandar “Tayyip Bey kimsesizlerin kimsesi, sessizlerin sesi olmaktan çıkıp, zalimlerin amiri olmaya nasıl ve niye dönüşmeye başladığını düşünmeli” diye yazdı.
Yeni Şafak’tan Ali Bayramoğlu da, Hükümet’i “hoyratça davranmakla” suçladı.
Bayramoğlu bir açıklamasında da “Barış için bu kadar çaba gösterirken, uğraşırken bu kadar polis hoyratlığının, devlet şiddetinin olması barış dilini çok zedeliyor. Bu son derece yanlış birşey. Hepimiz karşıyız buna” dedi.
Mithat Sancar ise şöyle yazdı: “Türkiye’de siyasal kültürün köklü unsurlarından olan muhalefete karşı tahammülsüzlük ve toplumsal taleplere tepeden bakma yaklaşımı, AKP ve Başbakan Erdoğan tarafından da sürdürülmektedir. Bunlara bir de, Türkiye sağının derin saplantısı olan “çoğunlukçuluğu” eklediğimizde, polisin tavrının, nasıl bir siyasal zihniyetin yansıması olduğunu daha kolay görebiliriz.”
İNSEL’DEN “FİL” BENZETMESİ
Ahmet İnsel de, Gezi Parkı eylemleri için "Bu bir haysiyet ayaklanmasıdır" derken Başbakan'a çok ağır hakaretlerde bulundu. İnsel, Başbakan için “saldırgan”, “gaspçı”, “fil” gibi ifadeler kullandı.
İnsel’in konuşmasından bazı bölümler şöyle:
"Bu bir haysiyet ayaklanmasıdır. AKP'liler ya da AKP değil doğrudan Başbakan'ı hedef alan bir harekettir. Burada Başbakan'a yeter artık diyen bir tavır var. Kadın doğumundan içki içmeye Taksim Gezi Parkı'na ne yapılacağından başka konulara kadar her şeyi bilen, her şeye karar veren, saldırgan tavra yeter deniyor."
" Yüzde 50'yi evde zor tutuyorum demek başlı başına provokasyondur.”
“Başbakan, Kadir Topbaş'ın da yetkilerini gasp ederek fincan mağazasına girmiş fil gibi dolaşıyor ortada. Sanki bu Başbakan bu tepkiden güç alıyor, siyasi enerjiyi besleyen bir havası var."
" Tayyip Erdoğan bu kez eski Türkiye'yi temsil ediyor."
ALKOL DÜZENLEMESİNE BOZULDULAR!
Terör örgütü ile masaya oturulmasının en hararetli savunucuları olan bu çevrelerin Hükümet'in son alkol düzenlemesi ile 3. köprüye Yavuz Sultan Selim isminin verilmesine ise tepkili oldukları, son olaylarla ilgili Başbakan'a yönelik öfkelerinin altında da asıl bu nedenin yattığı ifade ediliyor. Ellerinde İsrail bayraklarıyla beraber Türk bayrakları da sallayan Siyonistler Türkiye’deki eylemcilere destek verdiler. Kendilerini ‘Çarşı İsrail’ olarak lanse eden Siyonist grup, marjinal ‘çapulcuların’ twitter etiketlerine (hashtag) de desteklerini ortaya koydular
Böylece ‘terör devleti’ ile marjinal ‘çapulcular’ arasındaki paslaşma ve en azından gönül birliği deşifre olmuş oldu.
Eli kanlı terör devletinin vatandaşı Siyonistler, ellerindeki afişlerle Türkiye’ye de “Devlet ana değil polis devleti” diyerek saldırdılar.
