Anlayamıyorum. Koskoca bakanlık, il bazında atık karakterizasyonunu ve yükünün tespit edip ona göre bir yönetim planı nasıl hazırlayamaz? Belki benim de mesleki bilgisizliğim. Ama insan üzülüyor hala ayaklar altında olan mesleği adına. Bakanlık personeli de kendi branşımızı nasıl değersizleştiririz diye çalışıyor sanki. Sıfır atık kapsamında zaten davranış değişikliği yapmak zor iken, insanlar 'yea zaten hepsi aynı arabada toplanıyor, ben görüyorum, onları ayırıyorlar' vs. algısından kurtulamamışken şimdi bir de tıbbi atık olan malzemeleri 'yahu siz toplayıp 72 saat bekletin sonra da kapının önüne koyun' demek insanlardaki mevcut eğilimleri iyice körükleyecek. Az biraz yol katediyoruz derken insanlar yine nasılsa ayırıyorlar, maskeleri bile çöpe attık diyecekler.
[automerge]1586440797[/automerge]
Başka bir konu, genelgenin e maddesinde atıklarla temas etmeden alınabilmesi amacıyla 2 torba geçirilmelidir demişler. G maddesinde de torbaların ağzı sıkıca bağlanarak 2.torbaya konmalıdır demişler. Şimdi amaç zaten bulaşı önlemek, birinci torbayı aynı eldivenle bağlayan personel ikinci torbayı da aynı eldivenle bağlayacak. Neresi hijyenik, neresi güvenli? İç içe iki torba geçirilerek, atıklarla temas etmeden en dıştaki torbanın ağzını sıkıca bağlasa görevli personel daha güvenli ve hijyenik olmaz mı? Yukarıda paylaşılan dokümanlarda birinci torbanın ağzı bağlanarak ikinci torbaya konulması şeklinde belirtilmiş. Ben şahsen iki torba iç içe geçirilip, içteki torbayla temas etmeden en dıştaki torbanın toplanarak ağzı bağlanması şeklinde uygulama yaptırmayı tercih ettim. Kafa karışıklığı hakim.