Çmo yönetim kurulu başkanı ve üyelerinin maaş bordrosu

ben işsizim

Bu mantıkla da uzun süre devam edeceğe benziyor mevcut durumunuz. Umarım gönlünüzdeki gibi bir iş bulursunuz iyi günler.

TMMOB başkanı Mehmet Soğancı beyden hala haber bekliyorum 10 yıl ve üstü deneyimliyim 7.500 TL asgari ücretle işe almasını bekliyorum

Tartışmanın aldığı boyut inanılmaz ve ne kadar yanlış bir yerden bakıldığı da aşikar. TMMOB'un SGK ile arasında imzaladığı bir protokol mevcuttur. Mühendisin alması gereken ücretler de o protokolde tanımlıdır. Realiteye dönüp baktığımızda rakamlar hepimize çok uçuk vb. gelebilir. Bize uçuk gelmesinin nedeni rakamların verilemez rakamlar olmasından değil bu ülkede asgari ücretin yoksulluk hatta açlık sınırının altında olmasındandır.

Peki mücadeleyi nasıl ve nerede vermek lazım. ÇMO çalışanlarının bordrosunu görmek size ne kazandıracak merak içerisindeyim. Bir çevre mühendisi olarak size piyasada verilen maaş belirlenen tebliğin altında olduğu için itiraz etseniz, o işveren boşver o zaman bunu ben bu rakama çalışacak çok adam bulurum diyemese. Çünkü karşısına gelen her mühendis protokol var diye dayatsa çevre mühendislerinin maaşları bu rakamlara gelmez mi? Bu rakamı maaş olarak vermek zorunda olan bir işveren yaptığı işlere de buna göre teklif vermez mi? Dolayısıyla örneğin 100-150 liraya çevre danışmanlık hizmeti verip piyasayı düşüren firmalar kalmaz ortada. Piyasa çok da güzel bir dengeye oturur.

Not: TMMOB'a bağlı tüm odalarda yönetim kurulu üyeleri maaş vb. almazlar. Yürütülen çalışma tamamen gönüllü bir çalışmadır. Hiçbirinin sizlere gösterecek bir bordrosu yok. Çünkü hiçbiri oda çalışanı değil, odalarda sgk'lı değil.

@Özge Gökmen

serbest ekonomilerde meseleye sadece çalışan açısından bakılmaz ekonomik denge üzerinden bakılır. ekonomik dengeyi de işveren, çalışan, arz ve talep oluşturur. ülkenin belli bir ekonomik gücü ve işverenin belli bir istihdam gücü var ve her yıl çevre mühendisi sayısına 3 -4 bin yeni mezun ekleniyor dolayısıyla piyasaya arz artıyor. arz oranında talep artmıyor bu da doğal olarak ücretlerin düşmesine neden olur. bu dengeyi bozduğunuz zaman ekonomik çarkı durdurur kriz çıkarırsınız o zaman işsizlik hızla artar ve ücretler daha da aşağı gelir. yatırımcı ve işveren üzerinde maliyetleri artırmak istihdamın azalması demektir dolayısıyla dayatma bir fiyat tarifesiyle bu dengeyi bozamazsınız. piyasa kendi arz ve talep dengesini oluşturur.
benim istediğim maaş bordrosu ÇMO yönetimindekilerin ÇMO dan aldığı ücret bordrosu değil yönetimdekiler ya kamuda çalışıyor ya da özel sektörde çalışan veya işveren. eğer kamudaysa kamudan aldığı bordroyu, özel sektörde çalışansa aldığı maaşın bordrosunu, işverense çalışanına verdiği maaşın bordrosunu istedim. istememdeki amaç kendilerinin almadığı veya vermediği bir maaşı başkasına niye dayatıyorlar onu anlamak

NOT: ÇMO'nun kesesinden mülkiyeliler lokalinde yenilen yemeklerin içilen rakıların faturasını sormuyoruz.

Şu anda piyasa, çalışanların beklentileriyle hatta beklenti değil alması gerekenle belirlenmiyor ama. Sadece patronlara yarayan bir düzen mevcut. Adam dışarda senden çok var diyerek bir mühendisi bile asgari ücretin altında rakamlara çalıştırabiliyor. Siz de bu durum için piyasanın arz-talep dengesinde mi hareket ettiğini söylüyorsunuz. Piyasa da bir denge oturtmak istiyorsanız önce gerçekten çalışanları, onların haklarını almaları gerektiğini de bu çarka dahil etmelisiniz. Çevre mühendisi özelinde konuşursak arz oranında talep artmıyor demişsiniz doğru. Biz mezun olup asgari ücretin altında da olsa çalışmaya razı gelip ufkumuzu genişletemeyecek, psikolojik olarak yıkılmış durumlarla boğuşurken bizim işimiz olacak bir sürü yeni alanı piyasada başkaları kapıyor.

Bu işin başka boyutu ama daha net bir gerçek var. Çevre mühendisi ihtiyacı artıyor artıyor da çevre şehircilik bakanlığına bile çevre mühendisi kadrosu açılmıyorsa bu ülkede önce başka şeyleri sorgulamak lazım sanırım.

"ÇMO'nun kesesinden mülkiyeliler lokalinde yenilen yemeklerin içilen rakıların faturasını sormuyoruz" diyerek ne kastediyorsunuz, derdiniz ne inanın hiç anlamadım. Doğrudan konunun muhatabı değilim, fakat istanbul şube'de gerek yeni yıl kutlaması, gerek dayanışma gecesi altında yemek organizasyonlarına katıldım evet hem de içkiliydi ama her bir katılan etkinliğin yapıldığı yerle anlaşılmış fix fiyat üzerinden kendi ödemesini yaptı. Yemeğini yedi, alkolünü içen içti.

ÇMO'nun kesesinden çıktığını nereden biliyorsunuz yoksa ÇMO'nun muhasebe hesaplarını görüyor musunuz? Onu görüyorsanız sıra bordrolarda bu azimle bordrolara da ulaşabilrsiniz.

Bir de gerçekten ÇMO ne zannediliyor çok merak ediyorum. Odaların gelirleri nereden geliyor biliyor musunuz? En büyük gelir üye aidatları. Aramızda üye aidatını ödememiş olan bir sürü insan olduğuna eminim. Eee ÇMO proje onayı da yapmıyor. Malum bakanlık yetkiyi elinden alalı epey oldu. Ee odanın bir sürü şehirde şubesi, temsilciliği var. BU yerlere kira ödeniyor. Her bir şube/temsilcilikte en az bir kişi çalışıyor bunların maaşı var. Oda neyle nasıl dönüyor zannediyorsunuz.

Oda üyeleri kasada kalan fazla parayı aklamanın yöntemini yemek organizasyonlarında bulmuş sanırım

yenilenleri içilenleri ben sizin şahsınıza yönelik söylemedim ben kim alkol içiyor kim içmiyor derdinde de değilim isteyen içer istemeyen içmez herkesin kendi tercihidir. ÇMO kesesinden mülkiyeliler lokalinde içenler kendini biliyor ÇMO nun muhasebe kayıtları zaten herkesin ulaşabileceği faaliyet raporlarında mevcut her yıl ÇMO 250-300 bin TL borç batağına saplanmakta

odanın en küçük geliri üye aidatları. odanın eğitim gelirleri bilirkişilik gelirleri sorumlu müdürlük belgesi gelirleri, büro tescil belgesi gelirleri gibi gelirleri de var mesela yılda 4000 - 5000 lpg sorumlu müdürlük begesi düzenleniyor her bir belgeden 425 tl belge ücreti alınıyor oda üyelik belgesi için 50 tl alınıyor bunları üst üste topladığın zaman odanın bütçesi yaklaşık olarak 3 milyon tl dir

Bu konuda sadece bir bölüme katılıyorum. Ben de oda ile ilgili birkaç şey merak ediyorum. Forumdaki bazı bölümlerde de daha önce belirttiğim gibi, ben de oda yönetiminin sahibi olduğu çevre firmalarında çalışan meslektaşların ne kadar aldığını çok merak ediyorum.

Daha öncede bahsettiğim gibi, ben Mühendislerin aldığı paraları veya verilen teklifler hakkında oda toplantılarında konuştuğumda yönetimdeki kişilerin firma sahibi olmalarını pek mantıklı bulmuyorum. Eğer ki firma sahibi bir kişi var ise yönetimde, o zaman yanlarında çalışan arkadaşlara tanıdıkları imkanlar hakkında bizleri bilgilendirmeli ve ücretler hakkında kafamızda soru işaretleri bırakmamalıdır. Yoksa benim o toplantılarda patlattığım boğazın pek bir anlamı olmaz . .

Genel Bir Tanı var aslında.
İşveren'in çok kazandığı işlerde Çalışanlarada Çok kazanma şansı doğduğuda düşünüldüğünde İşveren'i kısıtlayıcı tedbirler otomatik olarak Çalışana yansımasıda çok normal. İşverenin çok kazandığı bir ortamda çalışanına vereceği maaş veya ikramlarda gözle görülür artış olacağı aşikar. Bu Yönden bakarsak İş hayatındaki Aynı meslekdeki bir çok kişinin farklı farklı maaşlara çalışmasının nedenleri ortaya çıkacaktır diye düşünüyorum..

dünyanın neresinde bir ekonomik kriz varsa inceleyin hepsinin temelinde işveren üzerindeki yüksek maliyetler vardır. işveren üzerindeki maliyetler azaltılmadan yeni yatırımlar beklenemez yeni yatırımlar olmadan istihdam olamaz. istihdam olmayınca pasif işgücünde yığılma olur ve aktif çalışanın geliri aşağı düşer

Olayı ekonomik analizlerle yada kriz süreçleri ile bağdaştırmanın kanımca pek bir manası yok herkes haklı olduğu taraftan görüşünü savunuyor ve bence herkeste gerekçeleri ile haklı olduğunu gösteriyor. ÇMO bir şeyleri değiştirmek istemiştir evet ama bu ne denli başarılı olur bu tartışılır. Belirledikleri rakamlar zaten Çevre Mühendisinin kazanması gereken miktar değil, bir insanoğlunun adam gibi yaşayabilmesi için gereken miktardır. Bunun uygulanması ile de bazı arkadaşların bahsettiği gibi Danışmanlık ücretleri v.s artar ve bazı kişilerin ve şirketlerin kısmen canı yanarak nihayetinde denge sağlanır. Ancak burada daha önemli olan bir şey varsa o da Çevre Mühendisi deyince aklımıza Danışmanlık Sektörünün gelmesidir. Çevre Mühendisliğini, mesleğimizi Danışmanlığa bir kere teslim ettik ve o Profesörlerimizin ögrenciyken bize soylediği ' Çevre Doktoru ' mesleğini yok ettik zaten . Sektörün %80 i evrak peşinde koşuyor ve mesleğin adı da şanı da itibarsızlaşıyor. Bize kalkıp ne iş yapıyorsunuz dediklerinde ne yaptığımızı gururla anlatamiyoruz bile. Hiç bir mesleğin üzerinde Bakanlık gölgesi yok bizimkinden başka. Bir Makine Mühendisi, Elektronik Mühendisi v.s bunların hiç biri doğrudan bir bakanlığa bağlı değil. Hükümet değiştiğinde yada bırakın Bakan değiştiğinde dahi meslek sil baştan yazılıyor neredeyse, böyle bir meslek büyüyebilir mi? Çuvaldızı kendimize batırmalıyız arkamızda duran hiç bir kurum yok ve yanımızda duruyormuş gibi görünen ne yaptığı meçhul bir Bakanlık var sadece. Bizler örgütlenip bir şeyler yapmazsak eğer 1200- 1600 TL maaşlar almaya mahkumuz.

Sorun asgari ücret tarifesi yayınlamakla dayatmakla çözülmez. çevre konusu Türkiye'de henüz yeterli tanınmışlığa ve yeterli öneme kavuşmuş değil bunu kabullenmemiz gerekiyor. çevre mühendisliği denilince hala bahçesine ektiği çiçeği ve ağacı gösterip çevrecilik yaptığını söyleyen ve çevre mühendisini çim yetiştiren kişi olarak bilen sayısız insan var. bu konuyu anlatmak da çevre mühendisinin ne iş yaptığını anlatmak da 12 binin üzerinde üyesi olan ÇMO nun görevidir.
Gelelim çevre mühendisinin istihdamı ve alacağı ücrete, çevre mühendisini istihdam etmek için işverene yük bindirmekten vazgeçilmeli. Bunun için de
1- Çevre Mühendisliği konusunda mesleğini serbest olarak icra etmek isteyen çevre mühendislerinden şirket kurma şartı, en az şu kadar kişi çalıştırma şartı falan kesinlikle kaldırılmalıdır. Nasıl ki bir inşaat mühendisi diplomasını duvara asıp o diplomanın gölgesinde münferit iş yapabiliyorsa çevre mühendisi de yapabilmeli,
2- Çevre Mühendisi istihdam etmesi zorunlu olan sektörlerde işverenin çevre mühendisi için yatıracağı sgk ve vergi primleri düşürülmeli
3- Çevre Mühendisi istihdam eden işverenlere belli bir oranda vergi indirimi getirilmeli,
4- Çevre konusunda danışmanlık hizmeti veren şirketlerden ilk kuruldukları yıl için hiçbir vergi ve sgk primi alınmamalı

bu dört madde uygulanırsa o zaman sorunların en az %80 i aşılmış olur. bütün bunları yapabilmek için de ÇMO gerekirse bakanlıkların kapısında yatıp kalkacak gerekirse iş bırakma eylemleri düzenleyecek gerekirse bakanlıkların kapısında yasal protestolar yapacak o zaman bunları söke söke alır. ama gel gelelim ki ÇMO kendisini meslek temsilcisi değil ana muhalefet partisi olarak görmekte ve bunların hiçbirini yapamamakta

@Şahin Kartal

Şahin bey, bazı görüşlerinize katıldığım oldu ancak, bu saydığınız maddeler daha çok işvereni ilgilendiren bir durum işveren her zaman daha çok kazanmak ister kazandıkça kazanmak ister ama çalışanına maaş konusuna gelince maaş vermek zoruna giden birçok işveren var. Sgk vergi v.s gibi giderleri düşürülse dahi çalışanın aldığı maaş ayını kalacaktır. Burada çalışan mühendisin hak hukuk neyse işverenden talep etmesi ve baskı uygulaması gerekmektedir. Tabi oda bir yere kadar günümüzde... Bildiğim kadarıyla İşkur üzerinden mühendis alımlarında 1 yıl boyunca sgk primlerini işkur tarafından ödeniyor. Vergi konusuna gelince ne kadar fatura kesersen o kadar vergi ödersin yani ne ekersen onu biçersin... az kazanıyorsan az ödersin çok kazanıyorsan çok ödersin. Herkes şahsi iş yapabilse inanın piyasa bundan daha kötü bir durumda olacaktır.

Hiç bir işveren (yeni mezunlar arkadaşlar yanlış anlamasın lütfen) yeni işe başlayan bir mühendise sgk 3000 brüt verip 2000-2500 tl ile işe başlatmaz. O zaman deneyimli çalışanlara haksızlık olmaz mı? Bu bir gerçek bazen bazı şeyleri kabul etmek hayat şartlarına uymak gerekir.
Yeni İşe başlayan bir Çevre Mühendisi 1000-1250 TL ile işe başlarlar. Deneyim artıkça bu fiyatta artar 3-4 yıl sonunda sizin bahsettiğiniz 2000-2500 tl maaş 3000 bürüt maaş civarına ulaşmış olur.

Şurada kimin hatta kaç kişinin maaşı brüt 3000 tl den yatıyor?

sgk primleri işveren payı ve çalışan payı olarak ödenir, en azından çalışan payında indirime gidilip çalışanın brüt maaşından daha az kesinti sağlanabilir

@Erol Dlklnc

1,5 yıllık çevre mühendisiyim benim yatıyor. çalıştığım firma sgk protokolüne uyuyor.

@Abdulkerim Doğam
Abdulkerim bey;
Sayılı kişilerin bu şekilde ...

istisnalar geneli temsil etmez

@Şahin Kartal

İşte sayılı kişiler sadece
Bu Genel kapsamda olabilmesi için sgk nın araştırıp baskı yapması lazım.

@Erol Dlklnc

bunu işe girerken işverene dayatırsanız problem olmaz. ama işsizlik korkusu ile aman ne verirsen bana yeter mantığı ile devam ederseniz kimseden bir cacık olmaz. burada topu direk ÇMO'nun üstüne atmanında bir anlamı yok. adamlar bir standart oturtmaya çalışıyorlar. buradan laf ebeliği yapmak yerine iğneyi kendine çuvaldızı başkasına batırın derim. Peki kaç kişi sgk ya çalıştığı firmayı şikayet etti ?

herhalde 1 kişilik iş ilanına 4000 müracaat yapıldığını bilmiyorsun. hangi çalışan çalıştığı firmayı şikayet edip işine devam edebilir