• Sayın Üyeler,

    Site görünümünün gündüz açık renk tema, gece koyu renk tema olacak şekilde otomatik değişmesini sağlayan bir düzenleme yapılmıştır. Görünümün otomatik değişmesini istemiyorsanız, bu ayarı hesap tercihlerinizden kolaylıkla değiştirebilirsiniz. Açık/Koyu temalar arasında ki geçişin otomatik olmasını istemeyen üyelerimiz üst menüde yer alan simgeler yardımıyla da kolayca geçiş yapabilirler.

    Site renklerinin günün saatine göre ayarlanmasının göz sağlığına faydaları olduğu için böyle bir düzenleme yapılmıştır. Fakat her üye görünüm rengini tercihine göre kullanmaya devam edebilecektir.

Günde 221 ton sigara kağıdı...

kağıt sektöründe 221 ton büyük bir rakam değil. Modern fabrikalarda genelde bir makina günde 1000 ton üretim yapar bunun için de 1100-1200 ton arası atık kağıt beslersin fire miktarını çıkarınca işte bu kalır geriye. Burada tonaj üzerinden gitmek yanlıştır. Çünkü kağıtta g/m^2 hesabı yapılır. bir metrekaresi 15 g gelen kağıt da var 500 g gelen de. Haliyle bir ton kağıt dediğinizde kağıdın miktarı hakkında fikir sahibi olamazsınız doğru anlamda (hacmi konusunda)

Türkiye'de kağıtta geri dönüşüm oldukça yüksek oranlara yaklaşmaktadır. (hatta dönem dönem atık kağıt yetersizliğinden yurt dışından atık kağıt getirilmektedir) haliyle ayrıştırarak attığınız kağıt zarar değildir. Kağıt zaten atık da değildir ama işte...
 
Öncelikle bilgilendirmeleriniz için teşekkür ederim yazdıkarınıza karşı çıkmak için değil ancak bazı bilgileri sizlerle paylaşmak mamacıyla yazıyorum.


Kağıt ithal eden bir ülke için 1 ton kağıt bile önemlidir. Ayrıca Kağıt geri dönüşüm oranları ülkemizde iyi olsaydı emin olun yurt dışından ithal etmek zorunda kalmazdık. bugün 3 milyon tonun üzerinde bir kağıt üretimi var ülkemizde bu geri dönüşebilen kağıtllardan yapılan üretimdir. Bu noktoda Türkiyede ne kadar kağıt çöpe gidiyor sorusu aklımıza geliyor. Bakanlık verilerine göre hareket ederseniz evet ülkemizde kompozit atıklar bile %130 oranında geri dönüşüyor bakanlık istatistik verilerinde :). Bizim hesaplamalarımıza göre Türkiyede her yıl 4 milyon ton kağıt deponi alanlarında gömülmektedir. bu orana göre de Türkiye de atık kağıt dönüşüm oranı %45 i geçmemektedir. bu oranın yarıdan fazlası sanayi kaynaklı kağıt atıklar geriye kalan kısımlar ise sokak toplayıcıları tarafından toplanarak TAT firmalarına gelen atıklardan oluşur. Kentsel katı atıklar içerisinde hane halkından toplanabilen atık miktarını merak ederseniz etrafınıza bakmanız yeterli olacaktır. Halk toplasa bile atığını atabileceği kumbaraların olmadığı bir sistemde hane halkından kaynaklı bu çöpe gömülen kağıdın toplanabilmesi imkansızdır. Bu nedenle küçük görülen 220 ton sigara kağıdı bir örnektir. bununla birlikte yumurta viyolleri hesaplanabilir. süt kutuları hesaplanabilir. Değerlendirebilir her atığın çöpre gitmesini engellememiz gerektiğini düşünmekteyim. Kağıt fabrikaları ile ilgili verdiğiniz bilgiler için ayrıca teşekkür ederim. Modern fabrikalar olarak üyelerimiz arasından örnek vermek gerekirse modern karton yılda 1 milyon ton kapasitede çalışmaktadır. Kipaş kağıt var mesela modern sisteme sahip yaklaşık 500 bin ton kapasitesi bulunmaktadır. Bu farbrikaların aylık 30 tonluk da tedarikçileri var dediğiniz gibi 1000 tonluk tedarikçileride bulunmaktadır.
 
kağıt sektöründe ithalat zorunlu bir durum. Bu kağıt üretimi yetersizliğinden değil. Hatta fazlasını üretip yurt dışına satan da var. Bu belirli tip kağıtların üretim şekli ve ham maddesinden kaynaklanmaktadır. Örneğin 1. hamur kağıt demek ya da kraft kağıt dediğinizde mekanik, kimyasal ya da termomekanik yöntemlerle hamur hazırlamayı gerektirir bu da direk yongadan üretilir. Ülkemizde yongadan selüloz üretimi bulunmamaktadır. Bunun sebebi ise ülkemizde ormanların gelişim hızı yavaş olduğu için enerji ormanları oluşturup ağaç kesmek sürdürülebilir ve uygulanabilir değildir. bu sebeple yurt dışından hazır 1. hamur selüloz alınır (sülfat ya da sülfit selülozu ihtiyaca göre) ve kağıt makinasında üreti yapılır. Pek karlı değildir o yüzden dışarıdan alınır genelde. En büyük örneği gazete kağıdı ve temizlik kağıdıdır.

ambalaj kartonu yapmakta kullanılan test liner, beyaz test liner, ve ondüle yapılan fluting kağıdı gibi kağıtlar ise atık kağıtların geri dönüşümünden yapıldığı için ülkemizde oldukça yaygındır hatta yurt dışına satılmaktadır.

Haliyle kağıt ithal eden bir ülkeyiz gibi bir yaklaşım yanlıştır. Her ülke, her ürünü üretmeye uygun yapıda değildir. Üretebildiğiniz üretir olmayanı mecburen satın alırsınız. Burada sizin hatanız her kağıda aynı muameleyi yapmaktır. Herhangi bir tip kağıt herhangi bir makinada üretilemez. Her makina spesifik bir aralıkta ürün üretir. Gramaj yükseldikçe ve kağıdın özelliği arttıkça git gide daha spesifik ekipmanlar kullanırsınız. Bir önceki yazıda da bahsetmek istediğim biraz buydu. Her kağıt farklıdır. 221 ton kağıt dediğinizde bu kağıdın yarısı dolgu malzemesi de olabilir örneğin. işleyince fire miktarı çok olur. Her kağıt tipi özgündür. Nasıl karton kutu kağıdıyla sigara paketi yapamıyorsanız, bir kağıt makinasıyla da her tip kağıdı üretemezsiniz. Haliyle önceden de dediğim gibi üretemediğinizi ya da az tükettiğinizi dışarıdan alırsınız.

Ayrıştırma kısmına da gelirsek sigara paketinde ayrıca naylon ve aluminyum da bulunur. Sigarayı kağıt kutusuna atsan bile yine ayrıştırma gerekir. Çöpe atılan şeylerin de endüstriyel olarak ayrıştırılması gerektiği gibi
 
Tüik verilerine göre yurt dışından ithal edilen hurda kağıt oranlarına bakabilirsiniz. Kağıt sanayicilerin derneğinde çalıştığım için bu söylediğiniz süreçleri yakinen biliyorum.fireleri, rejectleri, selülozdan üretilen kağıtlar hurdadan üretilen kağıtlar bu konulara vakıfım. size rakamlar vermeye çalıştım sektörden dediniz ki Türkiyede kağıt geri dönüşümü iyi ben de dedimki %45 iyi bir rakam değil. Siz kimyacı olarak bu süreçlere daha hakimsiniz mutlaka ben olaya sektör gerçekleri olarak bakıyorum. tabiki kraft kağıt temizlik kağıtları selülozdan yurt dışından alınarak yapılıyor ama bunlar benim kastettiğim ithalat değil direk hurda kağıt satın alıyoruz OCC olarak ve bunu almaya mecburuz. Çünkü türkiyede 2.1 milyon ton kağıt anca toplanabiliyor ama üretim kapasitesi Testliner vs için 3.1 milyon civarında . aradaki fark türkiyede olmasına rağmen toplanamayan hurda kağıttan karşılanacağına yurt dışından satın alınıyor. Çünkü evsel ambalaj atığı toplamıyoruz. sorun bu aslında. ben sigara kağıdı ille de dönüşsün derdinde değilim. evde çöple beraber giden kağıdın peşindeyim.

Bu arada reject atıklarından bahsettim. bugün Türkiyede toplanan kağıdın %40-45 çöp ve nem vardır. bahsettiğiniz bazı kağıt tipleri selefonlu alimunyumlu vs bunlarda bir şekilde o ilk sıcak kazana girdiğinde selüloz süzülürken bu kısımlar alınır ve reject olarak yakma veya gömme olarak berteraf edilir. bu süreçte selüloz kayıplarının en fazla olduğu kısımlardır. Dediğim gibi ben kimyacı değilim ama üretim süreçlerini yakınen bilen biriyim bulunduğum sektör gereği.
 
Ne yaparsanız yapın, bizi bekleyen mutlak sonu engelleyemezsiniz. Sadece ertelersiniz. Çünkü nüfus artışı, üretimin önüne geçmek üzere artık ve nüfus artışının üretimin önüne geçmesi demek, kaynakların çabucak tükenmesi ve dünyanın sonu gelmesi demektir. Ha sigara mı? Titanik batarken bile güvertede hâlâ keman çalan bir grup müzisyen vardı ya, işte onların kafasıyla bakmaya çalışıyorum hayata da yakıyorum yeni bir sigara...
 
@Ahmet Doğan

@serhanmaden o kısımdan şurada bahsetmiştim. Evet haklısın evsel toplanamıyor. Daha doğrusu toplanmıyor. Eskiden sokak toplayıcıları bir miktarını topluyordu sanki daha iyisini yapan varmış gibi yasaklandı. Daha çok artık marketlerde kullanılan karton kutular vs geri dönüşüyor. Evet hoş modern bir görüntü değil sokak toplayıcıları ama geri dönüştürebildiğimiz her şey milli servet. Gel gelelim kimse çöpün içinden bir şeyler ayırmıyor. Çöp dökme alanlarına yığılıp geçiliyor. oturduğum yerde dev gibi bir kağıt kumbarası var bebekliğimden beri. taştığını biliyorum. Arabayla okumadığı kitapları vs getirenler gördüm ama daha hiç o kumbaranın kağıt geri dönüşüm aracıyla boşaltıldığını görmedim.

@Silinmiş üye 2234 baya efkarlanmışsın :) bilim insanları dünyanın taşıyabileceği insan kapasitesini aştığını düşünüyor zaten. Nüfus azaltma çabalarında ise en büyük problem yaşlanma. Bu sefer nüfus çok yaşlanıyor ve teoride kendi kendini idame ettiremeyen bir topluma dönüşüyor. düşünsene hiç kimse çocuk yapmamış ve toplumda yaş ortalaması 50-60 arası olmuş :)
 
Günümüzde, çöple depolamaya giden kağıt ve ambalaj ne kadardır acaba? Belediyeler analiz yapıyor ama bunlar açıklanmıyor. Bu konuda, tahmini de olsa bilgisi olan?

@serhanmaden Günümüzde, çöple depolamaya giden kağıt ve ambalaj ne kadardır acaba? Belediyeler analiz yapıyor ama bunlar açıklanmıyor. Bu konuda, tahmini de olsa bilgisi olan?

VE DE, sorun kimde? Halk ilgisiz mi? Kurumlar halka uygun çalışmıyor mu?

Kurumlar halkın ilgisizlik ve yetersizliğinden dert yanıyor? Doğru mu yoksa günü kurtarmak mı?
 
@Ahmet Doğan bilim adamları hep aynı şeyleri söyleyip duruyor zaten. İnsanların yaşadığı rahat hayat yüzünden artan doğa olaylarının ismini bile küresel ısınma diye koydular. Ama ben onlar ne demiş bakmıyorum artık. 2019 civarı Üçüncü Dünya Savaşı başlayacak gibi görünüyor. Gezegenin tüketime odaklı bir nüfusu var artık. İşte o tüketim, üretimin önüne geçmek üzere ve sanıyorum geçmemesi için de Üçüncü Dünya Savaşı'nı çıkarıp dünya nüfusunu epey bir azaltacaklar. Bence hayatın tadını çıkarmaya bakın. Ha ben mi? Keşke Mars'a gidip tek başıma orada yaşayabilsem şöyle 1+1 ev yeterdi bana o kızıl gezegende ama olmuyor. Ne yapalım sağlık olsun.
 
@surmene1967
mars vergisi :) işten kovulsam tazminatımdan bile vergi kesiyor marsa gideceğim desem... :D neyse konuyu dağıtmayalım konu derin güzel ama başlık farklı :)
 
@emin2 Yukardaki mesajlarda vardı ama tekrar paylaşayım. Türkiyede her yıl 4 milyon ton kağıt deponi alanlarında gömülmektedir. bu orana göre de Türkiye de atık kağıt dönüşüm oranı %45 i geçmemektedir.
 
@emin2 halk ilgisiz, bilinçsiz. Belediyeler olaya çok farklı kafalar ile bakıyor. Halkı doğru dürüst bilinçlendiren çok az. Gerçi sen ne kadar bilinçlendirmeye kalksan da ülkenin Sosyo ekonomik durum ortada. Sen soba tutuşturmak için kağıt ayıran, kışın yakarımda bir iki torba kömürden kar ederim diyen fakir bir halka sahipsin. Adam küresel ısınmaymış yok doğal kaynaklar azalıyormuş umrunda olur mu. Eğitim seviyemiz zaten malumunuz. Eğitimli kesim veya ülkenin zengininin umurunda değil. Toplama sistemleri yetersiz. Bir kaç çalışanım ben bitkisel atık yağ biriktiriyorum nereye vereceğim verebileceğim yer bulamıyorum diyor. Toplama ayırma tesisleri çevre aşkı ile değil ticari kar amacıyla çalışıyor. Devletin daha büyük daha başka öncelikleri var. Kısaca halk ilgisiz halkın ilgisi yeterince çekilemiyor. Kurumlar halka uygun ve ülkenin realitesine uygun çalışamıyor. Dolayısıyla kağıtlarımız ve birçok geri kazanılabilir atığımız deponiye gidiyor maalesef.
Yukarıda her ne kadar karamsar ve kötü tablo çizsem de yine de geçmişe nazaran daha iyi durumdayız. En azından bazı kavramlar hayatımıza girmiş. Bazı kavramlarla halk yavaş yavaş tanışıyor. Daha iyiye gitmemiz için çalışan, kafa yoran değerli insanlar, kurumlar var. İnşallah bu değerli kurumlar ve insanlar sayesinde daha da iyi olacağız.
 
her şey bitti de sigaramı kaldı
burası türkiye
dertlerin bitmediği ülke
girersin işe maaşın az gelir
girersin işe nerden girdim bu işe dersin
ya da giremezsin bir işe
kafayı yormazsın
yakarsın bi sigara
geçer gider
 
Üst